Saadet Partisi Sarıyer İlçe Başkanı Av. Ahmet Gözcü, “Ayrım yapmadan toplumun her kesimiyle iletişim halindeyiz. Sarıyer’in birleştirici gücüyüz” dedi.
1969 yılından bu yana 53 yıldır siyasi arenada çalışmalarını sürdüren Milli Görüş Hareketi'nin ve Saadet Partisi’nin Sarıyer İlçe Başkanı Av. Ahmet Gözcü ile Sarıyer’i ve ülke gündemini Sarıyer Posta Gazetesi Muhabiri Melisa Tunç’a değerlendirdi.
26 yaşında olan Ahmet Gözcü siyasete çekirdekten yetişmiş bir isim. Üniversite yıllarından süre gelen ve partinin birçok kademesinde görev aldıktan sonra 2022 Mayıs ayında ilçe başkanlığına gelmiş. Erken yaşta siyasete atılmasını ise şöyle anlatıyor; “Milli Görüş Hareketi’nin en önemli özelliklerinden biri; çocukluktan itibaren kişide siyasi şuur oluşturmasıdır. Erbakan Hocanın, Hareket'in motor gücü olarak tanımladığı gençleri, ilme, inanç esaslarımıza ve milletimizin tarihsel tecrübesine dayanılarak oluşturulmuş bir siyasi şuurla, ‘siyaset nasıl olmalı, nasıl anlamlandırılmalı’ sorusuna erken yaşta kendi mensuplarına öğreten bir görüş olması sebebiyle her bir Milli Görüş ferdi çok erken yaşlarda siyasetin içerisinde bulunuyoruz.”
“GÖNÜLLÜLER BİRLİĞİ”
Saadet Partisi’nin kurulduğu zamandan bu yana seçim desteği almadan yoluna devam ettiğini hatırlatan Gözcü, “Saadet Partisi kitle partisi ya da bugün oluşmuş bir parti değil, gönüllüler birliğidir. Sağlam fikirleri olan, hakkı üstün tutan, bütün insanların saadetini isteyen, güçlü teşkilat yapısı ve kadrolarıyla, 53 yıllık mazisiyle perçinlenmiş bir harekettir. Amacımız hakla hakkı buluşturmaktır. Bunun mücadelesini veriyoruz” dedi.
“HER KESİME DOKUNUYORUZ”
Sarıyer’de parti çalışmalarını sorduğumuz Gözcü; Sarıyer’de 2 bin 700 aktif üye ile Mayıs ayından itibaren sahada olduklarını söyleyerek, “Aktif, canlı, atar bir kalp olarak Sarıyer ilçe teşkilatımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Toplumun her kesimiyle görüşüyoruz. 38 mahalleden oluşan Sarıyer’de her konumun farklı bir seçmen kitlesi var. Ayrım gözetmeksizin her insanımızla iletişim içinde olup partimizin politikalarını ve yönetim anlayışını anlatıyoruz. Sarıyer’de ve Türkiye’de her kesime dokunan, birleştirici güç olduğumuzu söyleyebilirim” diye konuştu.
“İNSANLAR PROJE DUYMAKTAN BIKTI”
Esnaf ziyaretlerinde vatandaşın birinci gündem maddesinin ekonomi olduğunu söyleyen Gözcü insanların artık proje duymaktan sıkıldığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü; “İnsanlar proje duymaktan ve dinlemekten yoruldu. Ben şöyle düşünüyorum. Önceliği insan, hak ve adalet olan bir anlayışın, yani kuvveti üstün tutan değil hakkı üstün tutan bir anlayışın yönetimde olması ve daha sonra imkânların, halkın bütününe nimet ve külfet dengesinin gözetilerek adil bir şekilde dağıtılması anlayışına sahip bir yönetimin söz sahibi olması gerekiyor. Bu yönetim anlayışı olmadığı sürece istediğimiz kadar proje üretelim hiçbir anlam ifade etmiyor. Mesela Osmangazi Köprüsü. Yerel bir yatırım olarak görülebilir ama AKP iktidarı orayı halktan topladığı vergilerle sübvanse ediyor. Rize’de Kars’ta oturan birisi belki o köprüyü hiç kullanmayacak ama oraya vergi ödüyor. Biz bu yönetim anlayışına karşıyız. Öyle bir anlayış olmalı ki toplumun tüm kesimi yapılan projenin adil ve makul olduğuna kanaat getirmeli. Biz sahaya indiğimiz zaman insanlara nasıl bir yönetim anlayışına sahip olduğumuzu anlatıyoruz.”
“SİSTEM DEĞİL ANLAYIŞ DEĞİŞMELİ”
Sistemin değil anlayışın değişmesi gerektiğini ifade eden Av. Ahmet Gözcü, 6’lı Masa’nın hukuk alanındaki çalışmalarında Saadet Partisi Hukuk Komisyonun, istişare sürecinde kendisinin de bulunduğunu ifade ederek; “Güçlendirilmiş parlamenter sistem ya da başkanlık sistemi olsun, hiç önemli değil. Sistemin adına ya da sisteme karşı değiliz. Milli Görüş Hareketi ve özelinde şahsi görüşüm sistemin birincil çözüm olmayacağı kanaatindeyim. Başkanlık sisteminin propaganda sürecinde hükümetin argümanları şöyleydi; ‘başkanlık sistemi gelecek, her derde deva olacak şeklindeydi.’Anlayış meselesi bu. Başkanlık veya parlamenter sistem hiç fark etmez herhangi bir sistemde kısaca; ehliyete, liyakate önem vermiyorsanız, istikrarlı bir ekonomi ve şahsiyetli bir dış politika anlayışınız yoksa ülkeyi sağlıklı bir şekilde yönetemezsiniz. Bu da sistemlerle değil anlayış ile ilgilidir. Altılı Masa’nın güçlendirilmiş parlamenter sistem dediği de şudur; denetlenebilirlilik, kontrol edilebilirlik, yargının bağımsız olması gibi temel yönetim meselelerinin şuan ki kaos durumundan çıkarılıp yerli yerine konulmasıdır. 1908 yılından 2. Meşrutiyet ile beraber eksisiyle artısıyla oturmuş bir parlamenter sistemimiz ve kurumsallığımız mevcuttu. Ancak başkanlık sistemi gelince her şey tarumar oldu. Ülke kurumsallığı ortadan kalktı, tek bir kişi tarafından yönetilir olduk ne yazık ki” dedi.
“BİLİNÇLİ OY KULLANILMALI”
Yaklaşan seçim öncesinde seçmenlerin düşünerek, sorgulayarak oy kullanmaları gerektiğini ifade eden Gözcü; “Seçimlerinin kendilerine neler getirip, neler götüreceğini düşünerek, önyargısız hareket ederek ve her konuşana kulak vererek tam bilinçli olarak sandığa gitmelerinin önemi çok büyük. Önümüzdeki seçimlerin de tüm Sarıyer’e iyilik, güzellik, huzur getirmesini temenni ediyoruz” diyerek sözlerini sonlandırdı.